Abdullah Kahraman pskabdullahkahraman@gmail.com
Yönetmeliğe Karşı Örgütlü Mücadele
2025’in emek-meslek gündemini belirleyen, 29 Mart’ta Sağlık Bakanlığı tarafından resmî gazetede yayımlanan “Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik” oldu. Bu yönetmelik, psikologların çalışma koşullarını daha da güvencesiz hâle getiren, mesleğin özerk ve eşitlikçi icrasını engelleyen bir düzenleme olarak karşımıza çıktı. Yönetmeliğin yayımlanmasının hemen ardından TODAP bünyesinde süreci takip etmek üzere bir ekip oluşturuldu ve yönetmelikle ilgili TODAP’ın konumunu netleştirmek amacıyla toplantılar yapıldı.
1 Mayıs’ta hem İstanbul’da hem İzmir’de “Emeğimizi Savunuyoruz: Yönetmelik Değil, Meslek Yasası” sloganıyla alanlarda bir araya gelindi. 10 Mayıs Psikologlar Günü’nde de aynı sloganla düzenlenen forumda psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak ilgili yönetmelik tartışıldı.
30 Mayıs’ta Halk İçin Psikoterapi Derneği (HİP) ve Psikoloji, Psikoterapi ve Psikososyal Çalışmalar Derneği (PEP) ile birlikte “Ruh Sağlığı Alanına, Mesleğimize ve Emeğimize Sahip Çıkıyoruz” başlıklı ortak basın açıklaması gerçekleştirdik. Bunun ardından, yönetmeliğin durdurulması ve iptali için hukuki süreç başlatıldı. Psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak yönetmeliğe karşı verdiğimiz mücadelenin sonucunda Temmuz ayında Danıştay, yönetmeliğe ilişkin kısmi durdurma kararı verdi. Hukuki sürecin devamında Danıştay’ın kararı ve yönetmelikteki değişiklikler hakkında HİP ve PEP ile bir araya gelerek bilgilendirme toplantıları düzenledik.
Alan Deneyim Paylaşımları
Geçtiğimiz senelerde psikolojinin çeşitli alanlarında çalışan psikologların katılımıyla başlatılan Alan Deneyim Paylaşım Dizisi bu yılda da devam etti. Bu doğrultuda Ocak ayındaki ilk haftalık olağan toplantı emek-meslek öze l gündemli olarak belirlendi ve alan deneyim paylaşımlarının 2025 yılındaki akışı tartışıldı. Şubat ayında İstanbul ve İzmir’de, “Hastanelerde Psikolog Olmak” başlıklı alan deneyim paylaşımı etkinliği yapıldı. Bu toplantılarda kamu veya özel hastanelerde çalışan psikologların meslek tanımları ve çalışma koşulları gibi konular ele alındı. Kasım ayında İzmir’de “Sivil Toplum Kuruluşlarında Psikolog Olmak” başlıklı alan deneyim aktarım etkinliği gerçekleştirildi. STK’larda çalışan psikologların görev tanımları ve çalışma koşulları ele alındı.
Psikoloji Eğitimi Üzerine Çalışma Planları
Ocak ve Şubat aylarında ‘Türkiye’de Psikoloji Eğitimi’ üzerine yapmayı planladığımız çalıştay için toplantılar yapıldı. Geçmiş yıllarda TODAP tarafından düzenlenen Psikoloji Lisans Eğitimi Öğrenci Forumları’ndan bu yana psikoloji eğitiminde yaşanan dönüşümlerin (bölüm-program sayılarındaki artış, nitelik sorunları, lisansüstü ücretlerin ulaştığı boyut, açık öğretim tartışmaları gibi) etraflıca ele alınacağı bu çalıştayın hazırlık sürecinde ders içerikleri derlemeleri, öğrenci geribildirimleri, odak grup görüşmeleri ve anket çalışmaları gibi yöntemler üzerinde duruldu. Planlanan çalıştayda, psikoloji eğitiminin farklı öznelerini (meslek örgütleri, akademisyenler, öğrenci komisyonu, program koordinatörleri) bir araya getirecek kapsamlı bir süreç tasarımı öngörülüyor.
2. Eleştirel Psikoloji Ekseni
Ötekisiz, Derslik ve Kamp: Eğitim ve Atölye Çalışmaları
6 hafta boyunca toplumsal travmalar bağlamında psikanaliz, araştırma ve uygulamada eleştirellik, akademik özgürlükler ve sansür, feminist-queer psikoloji, sosyal/politik psikoloji ve Türkiye’de eleştirel psikoloji konuları etrafında psikoloji eleştirisini açarak eleştirel psikolojinin imkânlarının tartışıldığı Eleştirel Psikoloji Dersliği’nin ikincisi Ocak ayında başlayıp Şubat ayında tamamlandı. Derslik, eleştirel psikoloji kavramlarını tartışmak, birlikte öğrenmek için bir alan oluşturdu.
Ötekisiz Psikoloji Atölye Dizisi, 2025 yılında da İstanbul ve İzmir’de düzenlendi. Şubat ayında başlayıp Nisan ayında sona eren atölyelerde, ayrımcılık ve nefret suçu, cinsel kimlik, cinsiyet kimliği ve toplumsal cinsiyet konularının yanı sıra danışan hakları ve çalışma hayatında psikologların hakları üzerine atölyeler düzenlendi.
Eleştirel Psikoloji Okumaları TODAP çeviri grubunun kolektif ürü nü olan Eleştirel Psikoloji kitabının çeşitli bölümleri belirlenerek yıl boyunca gerçekleştirilen toplantılarda katılımcılar tarafından tartışıldı.
29-30-31 Ağustos tarihlerinde gerçekleştirilen 6. Eleştirel Psikoloji Kampı’nda çeşitli temalarda oturumlar gerçekleştirildi: Türkiye’de eleştirel psikoloji pratiklerinin durumu ve imkânları, Foucault’dan postkolonyal feministlere uzanan kuramsal çerçevede bakım kavramı, yeni-faşizm ikliminde LGBTİ+ düşmanlığının nasıl kurumsallaştığı ve iktidarın nefreti toplumsallaştırma biçimleri, Suruç Katliamı’ndan bugüne yaşanan toplumsal travmaların bireysel ve kolektif etkileri, yas tutma pratiklerinin önemi üzerine tartışıldı. Ayrıca, yönetmelik mücadelesinin emekten yana, toplumcu bir meslek yasasına nasıl dönüşebileceği ve psikologların güvencesiz çalışma koşulları, eleştirel psikoloji bilgisi üretimindeki zorluklar ve toplumsal muhalefet içinde TODAP’ın konumu değerlendirildi.
| 6. Eleştirel Psikoloji Kampı’ndan |
Eleştirel Psikoloji Tartışmaları Serisi
Kasım ayında başlatılan Eleştirel Psikoloji Tartışmaları serisinin ilk etkinliği 2 Kasım’da “Evsiz Barksız Yersiz Yurtsuz: Yoksulluk, Göçmenlik ve Ruhsallık” başlığıyla gerçekleştirildi. İlk oturumda yoksulların yoksulluğu nasıl deneyimledikleri, eşitsizliğin nedenlerine dair geliştirdikleri açıklamalar, hâkim siyasal-kültürel söylemin kendilerine bakışına karşı tutumları ele alındı. Göçmenlik ve yerinden edilme deneyimlerinin yoksulluğun maddi ve duygusal boyutlarını nasıl dönüştürdüğü, “ev”in gündelik yaşamda nasıl yaşandığı, hatırlandığı ve yeniden kurulduğu, yoksulların kentteki varoluşları ve mekânı sahiplenme ya da dışlanma deneyimleri tartışıldı.
Eleştirel Psikoloji Sempozyumu
Eleştirel psikoloji bilgisinin üretimi ve tartışılması için temel bir alanlardan biri hâline gelen Eleştirel Psikoloji Sempozyumu’nun dokuzuncusu için hazırlıklar başladı. TODAP tarafından iki yılda bir düzenlenen bu sempozyumun, 2026 yılında İzmir’de yapılması kararlaştırıldı. Hazırlık sürecinin ilk adımı olarak sempozyumun düzenleme komitesi oluşturuldu ve yıl içinde yapılan toplantılarla sempozyumun teması, içeriği ve organizasyon detayları üzerine çalışmalara başlandı.
3. Toplumsal Dayanışma Ekseni
Katliamların, Kayıpların Anısı
Ocak ayında Filistin Eylem Komitesi’nin soykırım saldırılarına karşı düzenlediği “Bugün Ateşkes, Yarın Özgürlük” şiarıyla yapılan eyleme katılarak Filistin halkı ile dayanışmamızı vurgularken tam ambargo çağrımızı da yineledik. 19 Ocak’ta ise Hrant Dink anmasına TODAP olarak katıldık.
Ocak ayında Bolu’daki otel yangını üzerine “Üzgünüz, Öfkeliyiz; İnsanca Bir Yaşam İçin Mücadeleyi Sürdüreceğiz” başlıklı bir açıklama yayımladık. Şubat ayında hem 2023’te meydana gelen depremlerdeki ihmalleri hem de otel yangınındaki ihmalleri işaret ederek sorumluların yargılanmasına yönelik talebimizi duyurmak için diğer meslek örgütleri ile birlikte Barbaros Meydanı’nda bir araya geldik. 10-11 Nisan’da Bilgi Üniversitesi’nde gerçekleşen “Travmatik Stres Kongresi ve İstanbul Depreminin İlk 3 Günü Çalıştayı”na TODAP olarak katıldık.
Suruç Katliamı’nda kaybettiğimiz TODAP üyesi Murat Yurtgül anısına Temmuz ayında “Suruç’un İzinde 10. Yılında Adaletin Peşinde” isimli belgeselin gösterimi ve söyleşi gerçekleştirdik. Yine Temmuz ayında Madımak Katliamı’nın yıldönümünde ve yine aynı tarihte Leman Dergisi’ne yönelik saldırılara karşı “Yeni Madımak’lara İzin Vermeyelim, Özgürlükte ve Yaşamda Israr Edelim” başlıklı bir açıklama yayımladık.
Ekim ayında Ankara Tren Garı Katliamı’nın 10. yıl dönümünde “Toplumsal Bellek, Yas ve Dayanışma: 10 Ekim’in 10. Yılında Psikososyal Destek ve Dayanışmanın Yeri” başlıklı paneli TİHV, TTB, SHUDER ve 10 Ekim Barış Derneği’nin katılımıyla gerçekleştirdik.
19 Mart Süreci ve Sonrası: İrade Gaspına Karşı Dayanışma
Mart ayında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerine yönelik halk iradesinin gasp edilmesine karşı metin hazırladık ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin eylem çağrısını yineledik. Nisan ayında 19 Mart sonrasındaki boykot ve eylem çağrılarına destek verdik ve düzenlenen eylemlere katılım gösterdik. 19 Mart sonrasında gözaltına alınan ve tutuklananlarla, yakınlarıyla, Anne Baba Dayanışma Ağı ile dayanışma ziyaretleri yaptık.
Tutuklananlara birlikte mektup yazdık ve kart gönderdik; ev hapsi alanları ziyaret ettik. Hak ihlallerine maruz kalanlara psikososyal destek sağlamak amacıyla oluşturulan Psikososyal Dayanışma Ağı’nın (PSDA) çalışmalarına aktif olarak katıldık ve bu ağ üzerinden dayanışmamızı sürdürdük.
LGBTİ+ Hakları Mücadelesi
Mart ayında İzmir LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi’nin hazırladığı metne imzacı olduk. LGBTİ+ düşmanı yasa tasarısına dair metin hazırladık, basın toplantısına katıldık. Medeni Kanun’a yönelik meclise gelen düzenleme ve yasa önerileri hakkında LGBTİ+ örgütlerinin davetiyle bir toplantı gerçekleştirdik. Haziran ayında 33. LGBTİ+ Onur Haftası temasıyla “Ve Sonra Dans Ettik” filminin gösterimi yaparak film üzerine konuştuk.
Ekim ve Kasım aylarında Queer Film Seçkisi serisiyle LGBTİ+ mücadelesini görünür kılmaya devam ettik. 25 Ekim’de “Acı ve Zafer”, 8 Kasım’da “All of Us Strangers”, 22 Kasım’da ise “Portrait of a Lady on Fire” filmlerini birlikte izleyerek yürütücü eşliğinde film üzerine söyleştik.
Kadın Mücadelesi
Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da kadın cinayetlerine, şiddete ve ayrımcılığa karşı feminist mücadelenin bir parçası olarak 8 Mart’ta TODAP’lı kadınlar Feminist Gece Yürüyüşü için alanlardaydı. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında TODAP olarak İzmir’de “Kadına Yönelik Şiddete Ruhsal ve Sosyal Perspektiften Bir Bakış” etkinliğinde bir araya geldik.
Hapishane Koşulları ve Adalet Mücadelesi
Eylül ayında “Kuyu Tipi Hapishaneler: Tecrit İnsan Haklarını ve Ruh Sağlığını Tehdit Ediyor” isimli bir çağrı-bildirisi paylaşarak bu konuda ilgili kurumları harekete geçmeye çağırdık. Ekim ayında Çağdaş Hukukçular Derneği’nin kuyu tipi hapishanelerin kapatılması talebiyle düzenlenen basın toplantısına katıldık.
Ekim ayında 11. Yargı Paketi taslağı hakkında TODAP’ın açıklaması yayınlandı. Pakette toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının kısıtlanması, eylem yapmanın suç hâline getirilmesi, çocukların yetişkin gibi cezalandırılması, 25 yaş altı bireylerin beden özerkliğinin engellenmesi ve “genel ahlaka aykırılık” gibi keyfi düzenlemelerle kadınların, LGBTİ+ların ve muhalif seslerin susturulması öngörülüyordu. TODAP olarak anayasal haklarımızı kullanmanın ve varoluşumuzun suç haline getirilmeye çalışılmasına karşı paketin karşısında durduğumuzu ilan ettik.
Üniversiteler, Sivil Toplum, Diğer Dayanışmalar
Nisan ayında Bilgi Üniversitesi Psikoloji Öğrencileri Dayanışma Ağı’nın davetiyle bir açık derse katkıda bulunduk ve Bilkent Üniversitesi öğrencilerinin düzenledikleri alternatif derslere katkı sağladık. Ekim ayında Işık Üniversitesi’nde psikolojinin farklı çalışma alanlarının tanıtıldığı derse TODAP olarak katılarak faaliyetlerimizi aktardık.
Oyuncular Sendikası’nın talebi üzerine İstanbul’da dayanışma ve iş birliği için bir toplantı gerçekleştirdik. Nisan ayında Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) tarafından davet edildiğimiz Hapiste Kadın Atölyesi’ne katıldık. Temmuz ayında çeşitli sivil toplum kurumlarıyla birlikte suça sürüklenen çocukların cezalandırılması yerine korunması ve desteklenmesi gerekliliğini vurgulayan, çocuk adalet sisteminin hak temelli, onarıcı ve koruyucu bir anlayışla yeniden yapılandırılması çağrısında bulunan “Çocuklar için Adalet” metnine imzacı olduk. Eylül ayında ise Çağlayan Adliyesi’nde Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne (TTM) açılan fesih davasının 11. duruşması için adliyedeydik; davaya müdahil olma talebimizi sunduk ve TTM ile dayanışma gösterdik.
4. Örgütlenme/Kurumsallaşma Açısından 2025 Yılı
2025 yılı, TODAP’ın örgütsel yapısını güçlendirdiği ve kurumsal kapasitesini geliştirdiği bir yıl oldu. İstanbul ve İzmir’de düzenli olarak haftalık olağan toplantılar devam etti. Yıl boyunca yeni üyeler için oryantasyon materyali hazırlama çalışmalarına devam ettik. Derneğe katılımı kolaylaştırmak ve yeni üyelerin sürece dahil olmasını desteklemek amacıyla bilgilendirme materyalleri hazırlandı. Ağustos ayından itibaren 8. Olağan Genel Kurul için hazırlık toplantıları yapıldı. Genel Kurul’un 29-30 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleştirildi.
#AslıAydemireÖzgürlük
Temmuz ayında Leman Dergisi’ne yönelik saldırıların ardından hukuksuzca tutuklanan üyemiz Aslı Aydemir ile dayanışma içinde olduk. Hem dernek olarak hem de Eğitim-Sen Üniversiteler Şubesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve Barış için Akademisyenler gibi örgütlerle birlikte basın açıklamaları gerçekleştirdik. Temmuz pikniğinde, Ağustos’taki Eleştirel Psikoloji Kampı’nda ve Eylül ayında Aslı Aydemir’e mektup yazma etkinliğinde bir araya geldik ve serbest bırakılması için mücadelemizi sürdürdük.
Tanışma ve Dayanışma Etkinlikleri
Temmuz ayında İstanbul’da psikologlar ve psikoloji öğrencileriyle tanışmak, yönetmeliğin güncel durumunu konuşmak ve dayanışmayı büyütmek amacıyla piknik düzenlendi. 5 Ekim’de İzmir’de tanışma çayı pikniği, 26 Ekim’de İstanbul’da tanışma çayı etkinliği gerçekleştirildi. Bu buluşmalarda hem psikologlar/psikoloji öğrencileri arasındaki dayanışmayı güçlendirerek ortak üretim alanları yaratmak hem de TODAP’ın faaliyetleri hakkında konuşmak amaçlandı.
2025 yılı, TODAP’ın kuruluşunun 15. yılına denk geldi ve dernek için, hem mücadele hem de dayanışma açısından yoğun bir dönem oldu. 2025’te biriken deneyim ve kolektif iradeyle TODAP, 2026 yılına emekten yana, toplumcu ve eleştirel bir psikoloji pratiğini savunma kararlılığıyla adım atıyor.